CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının kişisel verilerinin Sağlık Bakanlığı’ndaki bir şirket tarafından Katarlılara satıldığını ileri sürerek; “Bu güvenlik açığı sadece kişisel değil ulusal bir güvenlik açığı” dedi.

Mecliste yaptığı açıklamada, bu iddianın Sağlık Bakanlığında çalışan personelin ihbarı ile ortaya çıktığını belirterek, şunları ifade etti:

İHBARCIYA MOBBİNG

“Hatta bu ihbar nedeniyle bakanlık içerisinde alıkonuldukları, mobbinge uğradıkları ve bir Sağlık Bakan Yardımcısının da işin içinde olduğu bilgisi var. Kişisel verilerin güvenliği Anayasamızın 20. maddesinde güvence altına alınmıştır. Burada büyük bir ulusal güvenlik açığı olduğu için derhal işlem yapılması lazım. Bu güvenlik açığı sadece kişisel değil ulusal bir güvenlik açığı çünkü bu 85 milyon içerisinde devleti yöneten üst düzey kişiler de var. Cumhurbaşkanından bakanlara ve milletvekillerine, Ordu komutanlarından istihbarat görevlerine kadar. Hastalıkları, kullandıkları ilaçlar, bedensel değerleri gibi çok özel veriler…

“SORUŞTURMA BAŞLATILMALI”

Sağlık Bakanlığı derhal bir açıklama yapmalı ve soruşturma başlatmalıdır. Konuyla ilgili önergeler verdik. Aynı zamanda işin içinde bir vakıf var ve vakıfla şirket iç içe. Vakıf olduğu için Sayıştay denetimi zayıf ve vergi vermiyorlar. Bu şirket acaba Vakıf üzerinden gelir göstererek vergi mi vermiyor?

TİCARET, SİYASET, DİYANET İÇ İÇE

Şirketin sahibi de doğrudan siyasetin içinde, AK Parti gençlik kolları yöneticisi, AK Parti’den milletvekili adayı olmuş. Zaten AK Parti döneminde ticaret, siyaset, diyanet iç içe. Muhtemelen sistem ve AK Parti tarafından kollanan bir kişi. Bugünkü hukuk düzeninde bunları ortaya dökmek de zor olacak ancak burada bir ulusal güvenlik meselesi var. Aynı zamanda bir kişisel güvenlik meselesi var, telefonlarımıza bilmediğimiz numaralardan gelen aramalar işte böyle olaylarla ilgili. Sağlık Bakanı derhal soruşturma başlatmalı ve açıklama yaparak sorularımıza cevap vermelidir.”